Ana SayfaİNTEGRAL/CANDIR: AVRO BÖLGESİ'NDE RESESYON ÜÇ EN BÜYÜK EKONOMİDE ÜRETİMİN KÜÇÜLMESİ İLE BİRLİKTE DERİNLEŞTİ----

İNTEGRAL/CANDIR: AVRO BÖLGESİ'NDE RESESYON ÜÇ EN BÜYÜK EKONOMİDE ÜRETİMİN KÜÇÜLMESİ İLE BİRLİKTE DERİNLEŞTİ

18 Şubat 2013 - 14:23 borsagundem.com

İntegral Menkul Değerler Araştırma Müdürü Egemen Candır, Avro
Bölgesi'nde resesyonun üç en büyük ekonomide üretimin küçülmesi ile
birlikte derinleştiğini kaydetti.
Araştırma Müdürü Egemen Candır yaptığı açıklamada, geçtiğimiz
hafta Euro Bölgesi'nde 3 yıldır devam eden krizin henüz sonlanmadığına
dair piyasanın hareketlenmesinin ardından, Avrupalı maliye
bakanlarının siyasi gerilimlerin öne çıktığı bölgedeki krizle mücadele
hamlelerini yeniden canlandırma çalışmalarına başladıklarına
değinerek, "Büyümenin 4 yılın en düşük seviyesine gerilediği tahmin
edildiği Euro Bölgesi'nden geçtiğimiz hafta gelen veriler de borç
krizinin hâlâ devam ettiğine işaret etti. Bölge?deki borç krizinin
kontrol altına alınmasına yönelik önlemler İspanya'dan Yunanistan'a
birçok sorunlu ülkenin faizlerinin aşağı çekilmesine yardımcı olurken,
aynı zamanda 18,7 milyon kişiyi de işsiz bıraktı" diye konuştu.
Candır, azalan likiditenin para politikasının etkisini
hafifletmediğinden emin olmaya çalışan Avrupa Merkez Bankası'nın bölge
bankalarının acil durum kredilerinin geri ödemelerindeki hızlanmayı
dengeleme çalışmalarına başladığını kaydetti ve sözlerini şu şekilde
sürdürdü:
"Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, İspanya'da
gerçekleştirdiği görüşmelerin ardından İspanyol bankalarına verilen
yardımın olumlu sonuçlar doğurmaya başlığını ve kurların büyüme ve
enflasyon için kritik önem taşıdığını ifade etti. Diğer yandan, kur
savaşları tartışmasının abartılı olduğunu ifade eden Draghi, döviz
kurunun bir politika hedefi değil, büyüme ve fiyat istikrarı için
önemli olduğunu söyledi.
Euro Bölgesi'nde resesyon, üç en büyük ekonomide üretimin
küçülmesi ile birlikte derinleşti ve ekonomi yaklaşık dört yılın en
kötü performansını gösterdi. Euro Bölgesi'nde gayrı safi yurtiçi
hasıla (GSYİH) geçen yılın dördüncü çeyreğinde, önceki üç aylık döneme
göre yüzde 0.6 daraldı.
Avrupa'nın en büyük ekonomisi Almanya, ihracattaki düşüşün etkisi
ile geçen yılın dördüncü çeyreğinde daralma yaşadı ve gayrı safi
yurtiçi hasıla (GSYİH), geçen yılın son üç aylık döneminde yüzde 0.2
artış gösterdiği önceki çeyreğe göre yüzde 0.6 geriledi. Fransa'nın
gayrisafi yurtiçi hasılası ise dördüncü çeyrekte, bir önceki çeyrekten
yüzde 0.3 düştü. Diğer yandan, Euro Bölgesi'nin sanayi üretimi
Aralık'ta yüzde 0.7 artarak Kasım'ın revize edilmiş yüzde 0.7'lik
düşüşünü toparladı. Euro Bölgesi?nde ekonomik anlamda daralmanın söz
konusu olduğunu gördüğümüz son günlerde, bu hafta açıklanacak olan
Almanya ZEW Anketi, Almanya Tüketici Fiyat Endeksi, Üretici Fiyat
Endeksi, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla, IFO Anketleri, Satınalma
Yöneticileri İmalat Endeksi ve Euro Bölgesi ZEW Anketi, Tüketici
Güveni, Satınalma Yöneticileri İmalat Endeksi, Tüketici Fiyat Endeksi
verileri önemli veriler olarak ön plana çıkmaktadır.

Merkez Bankası?nın yapacağı politika enflasyon risklerini
tetikliyor

Dünyanın en büyük ekonomisi ABD?de geçtiğimiz hafta Senato
Demokratları 1 Mart'ta otomatikman devreye girecek olan harcama
kesintilerini erteleyebilmek için 110 milyar dolarlık bir bütçe
teklifi masaya koyarken, plana Cumhuriyetçilerin daha önce kabul
etmeyeceklerini açıkladıkları vergi artışlarını eklemeyi unutmadılar.
Otomatik kesintilerin yerine savunma harcamalarında kesintiye
gidilmesini öngören plan aynı zamanda çiftçilere direkt ödemelerde
kesinti ve ülkenin en zenginlerine minimum yüzde 30 vergi oranı
getirilmesini teklif ediyor.
Bütçe kesintilerinin ön planda olduğunu gördüğümüz bugünlerde, FED
Philadelphia Başkanı Charles Plosser, Merkez Bankası?nın ekonomideki
gelişmeler karşısında politikalarında yapacağı değişikliklerin
yalnızca bir kısmını ortaya koyan politika rehberliğinin enflasyon
risklerini tetiklediğini ifade ederken, St. Louis FED Başkanı Bullard
ise ABD'nin mali politikasından istikrar sinyallerinin geldiğinin
altını çizerek, konut ve küresel ekonominin ABD'nin 2013'teki
büyümesini destekleyeceğini düşünüyor.
Diğer yandan, ABD'de perakende satışları istihdam piyasasındaki
yükselişin bordro vergilerinde yaşanan vergi artışına baskın
gelmesiyle Ocak ayında üst üste üçüncü ay yükselirken, sanayi üretimi
fabrikaların son 30 yılın en büyük üst üste kazançlarını kaydetmesinin
ardından Ocak ayında duraklamasıyla geriledi. Üretim fabrikalarda,
madenler ve kamu hizmetlerinde Aralık ayında yüzde 0.4 artarken, Ocak
ayında yüzde 0.1 düştü.
ABD'de işsizlik başvuruları ise geçtiğimiz hafta 27,000
gerileyerek beklentilerden daha az çıktı. İşten çıkarma oranlarında
yaşanan düşüş, piyasadaki talebin firmalar için çalışanlarını
ellerinde tutmaya yeterli olduğunu gösterirken, tüketici harcamalarını
artırmak için gerekli ilk adım olan daha yüksek istihdam ve gelir
artışına katkıda bulunuyor. New York bölgesi imalatı da Şubat ayında
beklenmedik bir şekilde genişleyerek, bölge fabrikalarının Ağustos
ayında başlayan düşüşten kendilerini kurtarmaya başladıkları sinyalini
verdi. Tüketici güven endeksi de Ocak ayında 73,8?den Şubat ayında
76.3'e yükseldi. Bütçe kesintilerinin gündemde olduğunu gördüğümüz son
günlerde, bu hafta açıklanacak olan Üretici Fiyat Endeksi, Üretici
Fiyat Endeksi Gıda ve Enerji sonrası, FOMC Tutanakları, Tüketici Fiyat
Endeksi, Tüketici Fiyat Endeksi Gıda ve Enerji Hariç, İnşaat İzinleri,
İşsizlik Başvuruları, Konut Satışları, Öncü Göstergeler, Philadelphia
FED İmalat Anketi ve Devam Eden Konut Satışları verileri önemli
veriler olarak ön plana çıkmaktadır.

2013 yılında cari açıkta bir miktar artış olabilir

Türkiye tarafına baktığımızda ise, geçtiğimiz hafta açıklanan cari
işlemler açığı Aralık ayında 4.66 Milyar Dolar ile beklenenden düşük
çıktı. Türkiye'nin 2012 yılı cari işlemler açığı, geçen yılın aynı
dönemine göre 28 Milyar 352 Milyon Dolar azalarak 48 Milyar 867 Milyon
Dolar?a geriledi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, cari açıkta sağlanan başarıda Merkez
Bankası'nın uyguladığı sıkı para politikası, Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurulu'nun aldığı tedbirler ile Maliye Bakanlığı'nın
uyguladığı ihtiyatlı politikaların etkili olduğunu belirtirken, cari
açığı gerek seviye gerekse finansman kalitesi bakımından kısa vadede
kırılganlık kaynağı olmayacak bir noktaya getirdiklerini, ancak 2013
yılında ekonomideki canlanmanın ve finansman imkânlarının artması ile
cari açıkta bir miktar artış olabileceğini ifade etti.
Ekonomide yeni yıla bütçede fazla ile girildi. Merkezi Yönetim
Bütçesi Ocak ayında 5 Milyar 939 Milyon TL fazla verirken, geçen ay
bütçe gelirleri yüzde 31,3, bütçe giderleri ise yüzde 17,4 arttı. Buna
göre, geçen ay bütçeden toplam 30 Milyar 933 Milyon TL harcama
yapıldı. Faiz hariç bütçe giderlerinin 25 Milyar 710 Milyon TL olduğu
Ocak ayında 5 Milyar 222 Milyon TL faiz ödendi. Diğer yandan, 2013
yılı Ocak ayında otomotiv sanayinin toplam ihracatı, bir önceki yıla
göre yüzde 43 oranında azalırken, işsizlik oranı da 2012'nin Kasım
ayında bir önceki yılın aynı ayına göre 0,3 puanlık artışla yüzde 9,4
olarak gerçekleşti. Bankacılık sektörü kredi hacmi ise bir haftada 1,9
Milyar TL artarak 769 Milyar 325 Milyon TL?ye yükseldi. Bu hafta
açıklanacak olan TCMB Faiz Oranı Kararı, Kapasite Kullanımı ve Üretici
Güveni önemli veriler olarak ön plana çıkmaktadır."

Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/#!/ForeksTurkey